Kum terapisi, bir kişinin içsel düşüncelerini,
mücadelelerini ve kaygılarını yansıtan minyatür dünyaları, sahneleri oluşturmak
için bir kum kutusunu, oyuncak figürleri ve bazen suyu kullanan, sözsüz, tedavi
edici bir müdahaledir. Kum terapisi; oyun terapisi, konuşma terapisi ile
birlikte, kum ve rakamları iletişim aracı olarak kullanarak uygulanmaktadır.
Kum terapisi tedavisi genellikle bir tür travma, ihmal veya
istismara maruz kalmış kişilerde kullanılır. Her ne kadar kum terapisi, içsel
duygularını sık sık ifade edemeyen küçük çocuklarla çalışmak için daha çok
uygun olsa da, kendilerini ifade etmekte zorluk çeken bazı gençler ve
yetişkinler için de yararlı olan bir tekniktir.
Kum terapisi, kum tepsileri olarak adlandırılan kutu benzeri
kaplarda kum, minyatür oyuncaklar ve nesnelerin kullanıldığı kişilerin
yaşamlarındaki gerçek deneyim ve kişilik özelliklerini yansıtan bir oyun
dünyası kurgulamasına yardımcı olur. Kum terapisi tamamlandıktan sonra terapist
uygulayıcı kişi ile birlikte; kişinin oyuncak ya da nesne seçeneklerini,
kumdaki düzenleme şeklini, sembolik veya metaforik anlamlarını analiz eder ve tartışır.
Tartışma üzerine, kişi sıklıkla kumda yarattıkları dünyada değişiklik yapmayı
seçer. Kum terapisi tedavisi tek bir seanstan oluşabilir veya birkaç yıl
sürebilir.
Kum terapisinde yönlendirici ve yönlendirici olmayan iki
çeşit süreç bulunmaktadır. Yönlendirici olmayan süreç, genellikle özgür ve
spontan kum oyunu anlamına gelir. Yani danışan yönerge ya da müdahale
olmaksızın kendi istediği oyunu kurabilir. Yönlendirici süreçte ise danışman
bir konu ile ilgili danışandan kendi hayatını temsil eden bir kum tablosu
oluşturmasını ister. Genellikle terapi süreçlerinde bu iki süreç birleştirilerek
uygulanır. Daha açıklayıcı olmak gerekirse terapinin ilk aşamalarında daha çok
yönlendirici olmayan süreç uygulanırken daha sonraki aşamalarda yönlendirici
kum terapisi uygulanmaktadır.
Kum terapisinde kum, su, yüzlerce minyatür oyuncak ve kum tepsisi
gibi materyaller kullanılır. Danışana iki adet kum tepsisi sunulur; biri ıslak
kum biri kuru kum olan. Danışan istediği materyalleri kullanarak kendi kum
tablosunu oluşturur. Farklı alanlarda farklı simgeleri ve temsilleri bulunan
minyatürler kullanılır. Danışan bu minyatürler aracılığıyla kumun üzerinde;
çatışmalarını, bilinçdışı süreçlerini yansıtır. Danışanın aktif bilinci ile
bilinç dışı arasında bu terapi sayesinde bir köprü oluşturur ve danışanın
problemlerini iyileştirmek hedeflenir.
Kum terapisinin en önemli faydalarından biri söze
dökülemeyen duygusal sorunların ifade edilmesine yardımcı olur. Aynı zamanda
sözel ifadeyi kullanamayan veya sözlü anlatım isteği olmayan danışanların
problemini ifade etmesine yardımcı olan bir araçtır.
Kum terapisi, kendi kendine bir yönlendirme süreci
sağladığından bireyin kendini olduğu gibi yansıtmasına olanak verir. Kum
terapisi aracılığıyla çocuklar ve aileler tüm kişiliklerini ifade edebilme
yeteneğine sahip olabilirler.
Kum terapisi, danışanlar için gerekli terapötik mesafenin
oluşmasını sağlar. Bu oluşturulan mesafe, duygusal boşalmanın meydana gelmesi
için danışana güvenli bir alan sunar.
Kum terapisi; danışanın veya danışan gruplarının kontrol
hissetmelerini sağlar. Kişisel kontrolü elde etmek isteyen danışanlar için bu
terapi, sınırları oluşturmakla birlikte danışanın bunu yapmasına olanak verir.
Ayrıca kum terapisi aracılığıyla aktarımla ilgili yaşanan
zorlukların üzerine etkili bir biçimde gitme olanağı tanır. Lowenfeld; kum terapisinde,
danışan ve terapist arasında yaşanan aktarımdan ziyade danışanla kum tepsisi
üzerinde yaşanan bir aktarım olduğunu ileri sürmüştür.
Kum terapisi sayesinde daha derin konulara daha kapsamlı ve
daha hızlı bir biçimde ulaşmak mümkün hale gelir.
Söze dökülemeyen duyusal sorunların ifade edilememesi
Fiziksel ve duysusal şiddet
Dikkat dağınıklığı ve davranış bozukluğu
Ebeveynlerin boşanma durumu sonrası adaptasyon süreci
Konuşma ve dil bozukluğu
Tırnak yeme,parmak emme
Gelişmemiş motor becerilerinde
Okul öncesi adaptasyon sorununda
Aile içi yaşanan şiddet durumlarında