Kişilerarası Terapi

Kişilerarası İlişkiler Terapi

Sınırlı-süreli ve yaşam olaylarına odaklanan özellikle duygu durum bozukluklarının sağaltımında etkinliği gösterilmiş bir psikoterapidir. Kişilerarası İlişkiler Terapi, güncel kişilerarası ilişki sorunları ile duygu durumun bağlantılı olduğu varsayımı üzerine temellenmiştir. Terapide hastanın belirtilerinin azaltılması ve güncel kişilerarası ilişkilerini çözümleyebilmesi için gerekli sosyal becerileri kazanması amaçlanır.

Kişilerarası İlişkiler Terapisi interpersonel kuram, bağlanma kuramı ve sosyal rollerin önemini vurgulayan çalışmalar üzerine dayanır.

 Üç aşamadan oluşan terapinin ilk aşamasında depresyon belirtileri değerlendirilir ve depresif belirtilerle bağlantılı olan ilişki sorunu belirlenir.

İkinci aşamada komplike yas, sosyal rollerde değişiklikler, kişilerarası ilişkilerde rol çatışması ve kişilerarası ilişkilerde yetersizlikler alanlarından birisine odaklanır.

Son aşamada sağaltımın kazandırdıkları gözden geçirilir, hastanın güçlü yanları desteklenir. KİT'in etkinliğinin birçok klinik çalışmada gösterilmesiyle birlikte sağaltım kılavuzlarında ve klinik uygulamada yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Kişilerarası İlişkiler Terapisi duygudurum bozuklukları dışında başka bozukluklara da uyarlanmıştır.

Kişilerarası İlişkiler Terapisinin Özellikleri

Kişilerarası İlişkiler Terapisi, müdahale noktası olarak özellikle kişilerarası ilişkilere ve sosyal destek konusuna odaklanır.

Kişilerarası İlişkiler Terapisi, psikolojik işlevselliğin Biyopsikososyal/Kültürel/Manevi modeline dayalıdır.

Kişilerarası İlişkiler Terapisinde Akut Terapi süresi sınırlıdır.

Kişilerarası İlişkiler Terapisinde kullanılan müdahaleler hasta-terapist ilişkisini genellikle doğrudan ele almaz.

Kişilerarası İlişkiler Terapisinin Yöntemi Nedir?

Günlük hayat içerisinde yaşanılan krizlere verilen tepkiler, kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Bu tepkilerde; genetik faktörler, çocukluk yaşam olayları, bağlanma, sosyal destek, çevresel etkenler, erişkinlik deneyimleri etkili olmaktadır. KİPT, hastaların kriz anlarında yaşadığı sıkıntılı süreçlerde kişilerarası ilişkilerinde dönüşüme neden olarak klinik belirtileri azaltmayı amaçlar. Bu kriz anlarında hastanın kişilerarası ilişkilerine vurgu yapılır. Terapi süresince hastalar, ilişkilerini geliştirmeyi, çevresinde bulunan sosyal destek ağlarını keşfetmeyi, ihtiyaç duydukları duygusal ve somut desteği nazik bir şekilde isteyebilmeyi öğrenmektedirler.

Kişilerarası İlişkiler Terapisi, diğer psikoterapilerle küçük ortak noktalar taşısa da; çocukluk, geçmiş yaşam olaylarıyla ruhsal sorunlar arasında bağlantı kuran psikodinamik psikoterapideki, ruhsal sorunlara yönelik ev ödevleri veren bilişsel davranışçı terapideki ya da diğer terapilerdeki esas yöntemleri direk olarak kullanmaz. Hasta terapist ilişkisini ve aktarımı, terapinin merkezine almaz. KİPT’in temel aldığı teoriler; bağlanma teorisi, kişilerarası ilişkiler teorisi ve sosyal teoridir.

Kişilerarası İlişkiler Terapisinde, yas ve kayıplar (ebeveyn, eş, çocuk, arkadaş kaybı, ölü doğum, iş kaybı, iflas), rol geçişleri (anne ya da baba olmak, iş değiştirme, iş yerinde pozisyon değişikliği, boşanma, emeklilik, eğitim için aileden ayrılma), kişilerarası çatışmalar (aile içi çatışmalar, iş ortamında çatışmalar) ana odak noktalarıdır.

Kişilerarası Terapideki Terapistler