Gerçeklik Terapi

Gerçeklik Terapisi

William Glasser tarafından 1960’lı yıllarda geliştirilen gerçeklik terapisi, bilişsel ve davranışçı teori ve müdahaleler üzerine yapılandırılmıştır. Bununla birlikte gerçeklik terapisi, bilişsel davranışçı yaklaşımlardan daha felsefidir. Sonuçlardan çok sorumluluğa ve sürece daha fazla vurgu yapar. Bireylere, diğerlerine zarar vermeden ihtiyaçlarıyla uyumlu olan kendi seçimlerini kendilerinin yapmalarına yardım etmek gerçeklik terapisinin temelidir. Özellikle okullarda ve madde bağımlılığı kliniklerinde bu yaklaşım tercih edilmektedir.

Gerçeklik terapisinin temel felsefesi seçim kuramına dayanır. Seçim kuramı özetle şöyledir: Bizler hissettiğimiz mutsuzluklar da dâhil olmak üzere yaptığımız her şeyi kendimiz seçiyoruz.

Başkalarının davranışlarını kontrol edemeyeceğimize göre mutluluğumuz kendi davranışlarımızı kontrol etmekten geçer. Başkalarına verebileceğimiz tek şey, bilgidir.

Seçim Kuramının 10 Temel Öğesi Şunlardır.

Davranışlarını kontrol edebildiğimiz tek kişi kendimizdir.

Diğer insanlara verebildiğimiz ya da onlardan alabildiğimiz tek şey bilgidir.

Uzun süreli psikolojik problemler, temelde bir ilişki problemidir.

İlişkilerimizde bazı problemlerin yaşanması kaçınılmazdır.

Bizi bugün biz yapan şeyde, geçmişteki acı dolu yaşantıların payı büyüktür. Ancak bu acıları yeniden yaşamak ve hatırlamanın sorunun çözümünde hiçbir rolü yoktur. Önemli olan şu andaki ilişkimizi geliştirmektir.

Hayatta kalma, sevme ve ait olma, güç, özgürlük ve eğlence olmak üzere bizi yönlendiren beş genetik ihtiyaç vardır.

Bizler, bu ihtiyaçlarımızı yalnızca kalite dünyamızdaki görüntü veya görüntülerle karşılayabiliriz.

Doğumdan ölüme kadar yapabileceğimiz tek şey davranışlarda bulunmaktır. Bu, hareket etmek, düşünmek, hissetmek ve fizyolojik durumdan oluşan, birbirinden ayrılamayan dört bileşenden oluşur.

Bütün toplam davranışlar, fiil kullanarak ifade edilir ve bunun en çok tanınan bir unsuru ile isimlendirilir.

Davranışlar bir seçimin sonucu olup, biz bunun davranış ve düşünce unsuru üzerinde doğrudan kontrol sahibiyiz. Duygularımız ve fizyolojimiz ise doğrudan unsurlar üzerinden dolaylı olarak kontrol edilebilir.

İnsanlar Genelde Üç Nedenden Ötürü Kötü Seçimler Yaparlar.

İhtiyacımız karşılanmadığında çoğu kez ilk tepki kızgınlıktır. Fakat kızgınlığımızı ifade ettiğimizde ilişkimize zarar vereceğini biliriz ve depresyona girmek gibi bir davranışı seçerek kızgınlığımızı bastırırız.

Özellikle depresyon gibi bazı davranışları seçmek, en etkili yardım isteme yolu olarak işlevsellik yaptığından tercih edilebilmektedir.

Depresyona girmek gibi kolay bir yolu seçmek problemle yüzleşmek ya da reddedilme riskini azaltmakta, zor alternatifleri seçmemizi engellemektedir.

Gerçeklik terapisi şimdiye odaklıdır. Geçmişte olanlara sığınmaktan kesinlikle kaçınılır. Danışanda kusur bulmakla uğraşılmaz, danışan suçlanmaz. Şu an ne yapılması gerektiğine ve danışanın yeni seçimler yapabilmesine odaklanılır.

Gerçeklik Terapisinde Sekiz Basamaklı Bir Yaklaşım Önerilir.

Danışman ile danışan arasında terapötik bir arkadaşlık kurulması.

Danışanın şu an ne yaptığının belirlenmesi.

Mevcut seçimlerin değerlendirilmesi.

Sorumlu davranışların planlanması.

Planın danışan tarafından taahhüt edilmesi.

Danışan planı uygulamadığında bahane kabul edilmez, ne zaman yapacaksın?

Danışanların davranışlarının sonucunu yaşamalarına izin verilir.

İpin ucu hiç bırakılmaz. Nihayetinde tüm problemlerin çözüleceği mesajı verilir.

Gerçeklik Terapideki Terapistler
İlgili Terapistler

Terapi