Adlerian terapi , Sigmund Freud'un meslektaşı olan Alfred
Adler'in kuramlarına dayanan kısa vadeli, amaca yönelik ve pozitif bir
psikodinamik terapidir.
Adlerci terapide, terapistler danışanlarını hasta veya
tedaviye muhtaç bireyler olarak görmezler. Amaç toplumsal alışverişi sağlayarak,
danışanı toplum içinde eşit yaşatacak şekilde eğitmektir. Bireyin inançlarını
değiştirmede en güçlü yöntem onu cesaretlendirmektir.
Adler terapide danışanların kendilerine diğerlerine ve
yaşama ilgi duymanın ve motivasyon kazanmanın yeni yolları gösterilir. Terapide
danışanların yanlış inanç, hatalı değer ve hedefler nedeniyle cesaretsiz ve
etkisiz oldukları eylemler cesaretlendirilir ve yeniden yapılandırılır.
Adlerian Terapi, teröpatik sürecin dört safhasına karşılık
gelen dört merkezi amaç etrafında yapılandırılır. Bu safhalar doğrusal değildir
ve sırası değişebilir. Bunlar;
Uygun teröpatik ilişkinin kurulması.
Danışanda etkin olan psikolojik dinamiklerin araştırılması (
analiz ve teşhis )
Benlik anlayışının gelişmesini tetkik etme ( iç görüş )
Danışana yeni seçimler yapmasında yardımcı olma ( yeniden
yönlendirme ve yeniden eğitim )
Teröpatik İlişkinin
Kurulması : Adleryan terapist danışanlarla işbirliği içinde çalışarak
yaşamları için sorumluluk duygularını yükseltir. Bu ilişki derin ilgi, alaka ve
arkadaşlık duygusuna dayanır. Teröpatik gelişme ancak danışmanın amaçları açık
bir şekilde belirlendiğinde ve terapist ile danışanın amaçları aynı hizada
olduğunda mümkündür.
İşlerliği olan bir teröpatik ilişkiyi sağlamak için terapist
danışanın devamlı surette pasiflikleri ve zayıf noktaları üzerinde değil,aksine
güçlü noktaları ve yapabilecekleri şeyler üzerinde yoğunlaşmalıdır. Bundan
dolayı Adleryan terapist olumlu boyutlar üzerinde yoğunlaşır ve cesaret verme
tekniğini kullanır. Adleryan terapistler tekniklerden daha fazla danışanların
öznel yaşantılarına önem verirler. Her danışanın ihtiyacına göre tekniklerini
uyarlarlar. Danışmanın bu ilk safhası boyunca ana teknikleri dikkat etme,
dinleme, amaçların açığa çıkarılması ve belirlenmesi ve empatidir.
Bireysel Dinamiklerin
Araştırılması: İkinci aşamada amaç danışanın yaşam biçiminin anlaşılmasını
sağlamak ve bu yaşam biçiminin şu anki yaşamını nasıl etkilediğini görmektir.
Terapist öncelikle yaşamın değişik alanlarında danışanın nasıl fonksiyon
gösterdiğini tespit etmeye çalışır. Terapist danışanın aşk, iş, arkadaşlık ve
toplum alanlarında nasıl fonksiyon gösterdiğini araştırır. Danışandan bu
alanlar hakkında konuşması ve neyi değiştirmek ya da geliştirmek istediğini
ortaya koyması beklenir. Bu sürecin bir parçası olarak danışandan sosyal
ilişkilerdeki başarı düzeyini derecelendirmesi istenebilir. Örneğin: “ diğer
insanlarla ilişkiye girdiğinde haz duyuyor musunuz ? “ gibi.
1. Aile Sıralaması:
Adleryan terapi danışanın aile
yapısının araştırılmasına oldukça önem verir. Bu araştırma bireyin erken
dönemdeki yaşam stilini ve temel varsayımlarının şekillendiği dönemde ailede
hüküm süren şartların değerlendirilmesini içerir. Mosak ve Shulman (1988)
Adleryan terapide kişinin yaşamında etkili olduğu kabul edilen faktörleri araştıran
bir yaşam stili-tespit ölçeği ( lifestyle-assesment questioannaire )
geliştirmişlerdir. Ölçek çocuğun ailedeki psikolojik durumunu, doğum sırasını,
kardeşler ve ana baba arasındaki etkileşimleri kapsar. Sorulardan bazıları
şunlardır:
-Gözde çocuk kimdi ?
-Çocuklarla babanızın ilişkisi nasıldı ? vb. gibi
Burada amaç danışanın benlik algısını ve gelişimi sırasında
etkilendiği yaşantıların portresini çıkartmaktır.
2. Erken Hatıralar: Adleryan terapide kullanılan diğer bir tespit süreci de danışanlardan çocukluk dönemindeki hatıraları anlatmalarını istemeleridir. Bu tür spesifik hatıralar, düşünce ve temel hataları gün yüzeyine çıkarır. Adleryan terapistler bireyin yaşam stilinin anlaşılmasında önemli bir ipucu olduğu için bu çocukluk hatıralarını değer verirler. İnsanların sadece şu anki kendilerini görüş açılarıyla uyumlu olayları hatırladıklarını savunurlar.
3. Rüyalar:
Rüyalar Danışanın şu anki ilgive zihin durumunun yansımalarıdır. Danışanlar
rüyalarını irdeleyerek kendi iç dinamiklerini tanımasını ve gözlemlemesini
öğrenebilirler. Çocukluk rüyalarına önem verilir. Rüyalarda sabit bir sembolizm
yoktur. Rüya göreni tanımaksızın rüyalar anlaşılamaz.
4. Öncelikler:
Adleryan terapistler danışanların önceliklerini tespit edilmesinin onların
yaşam stilinin anlaşılması için önemli bir yol olduğuna inanırlar. İsrailli
psikolog Nera Kefir (1981) Dört öncelik belirlemiştir. Bunlar:
4.1. Üstün Kişilikler
( Superioriety ): Liderlik ya da başarı yoluyla öne çıkmayı amaçlar.
Yaşamda anlamsızlıktan kaçınmaya çalışır fakat aşırı iş ve yorgunluktan
şikayetçidir.
4.2. Kontrollü Kişilikler ( controlling ) :
Gülünç duruma düşmemek için garanti ararlar. Alay konusu olmamak için durumun
tam kontrolleri altında olmasını isterler. Sosyal ilişkilerinde başarısızlıktan
hoşlanmazlar.
4.3. Çekingen Kişilikler
( Avoiding ): Bu kişilikler rahatlığı arzu ederler problemlerle başa
çıkmayı ve karar vermeyi erteleme eğilimindedirler. Acı ve stres doğuran her
şeyden kaçarlar. Günlük rutin işler de bile stres yapıcı görüldüğünden dolayı
kaçınırlar.
4.4. Sevimli
Kişilikler ( Pleasing ) : Devamlı kabul arayarak reddedilmekten kaçınırlar.
Terapist danışanın önceliğini belirlemek için tipik bir
gününü ayrıntılı olarak anlatmasını ister . Neler yaptığını, nasıl hissettiğini
ve hakkında neler düşündüğünü anlatmasını ister.
2.5. Bütünleştirme ve
Özetleme
Danışanın aile yapısı çocukluk hatıraları rüyaları ve
öncelikleri ile ilgili bilgiler toplandığında bunları her biri için bir
özetleme yapılır. Sonunda yaşam stili tespit ölçeğine dayanılarak bu
özetlemeler birleştirilir ve yorumlanır. Özet danışanın yanında okunur ve
danışanla bazı noktalar üzerinde tartışılır.
Özet ayrıca bireyin temel hatalarının bir analizini de
içerir. Mosak’a göre (1989) yaşam stili kişisel bir mitoloji olarak
tasarlanabilir. Mosak beş temel hata
sıralamıştır.
a- Aşırı genelleme :
dünyada doğruluk yoktur.
b- Hatalı ya da
imkansız amaçlar: sevilmek istiyorsam, herkesi memnun etmeliyim.
c- Kişinin öz
değerini inkar etmesi: Ben aptal birisiyim. Bundan dolayı birileri benimle
niye bir şey yapmak istesin ki.
d- Yaşam ve yaşamın
gerekleri hakkındaki yanlış algılamalar: benim için yaşam oldukça güçtür.
e- Hatalı değerler:
yolda kimi yaraladığına bakmaksızın en yükseğe çıkmalısın .
2.6. Cesaret Verme
Süreci
Yaşam stilinin tamamlanmasından sonra danışanlara hatalı algılamalarının farkında olmaları için zorluklara karşı meydan okumak için ve güçlü yanlarını farkında olması için cesaret verişir. Cesaret verme Adleryan terapinin en ayırıcı tekniğidir. Bundan dolayı teşhis ve yorumlamanın tamamı göze alındığında sadece hatalı ve zayıf tarafları değil danışanın olumlu özelliklerinin de olması oldukça önemlidir. Cesaret verme süreci danışmanın her safhası için esastır. Adleryan terapisyenler cesaretsizliğin kişileri fonksiyondan alıkoyan temel durum olduğuna inanırlar: Cesaret verme danışma sürecine bağlı olarak değişik şekillerde olabilir.
3.Benlik Anlayışının
Gelişmesini ( İç görüyü ) Teşvik Etme : Adleryan terapi destekleyici
olmasına rağmen ayrıca yüzleştiricidir de. Terapisyenler danışanların hatalı
amaçlarına ve kendilerinin dumura uğratan davranışlarının karşı iç görü
geliştirmeyen davet ederler. Davranışın gizli amaç ve gayelerine karşı iç görü
sadece cesaret verme ve meydan okuma yoluyla ortaya çıkmaz. Ayrıca terapist
tarafından zamanlaması iyi ayarlanmış
yorumlamalar yoluyla da ortaya çıkabilir. Adleryan terapistler göre iç görü
davranış değişikliği için güçlü bir parça olmasına rağmen bir ön şart olarak
görülmez. Yorumlama iç görü kazanma sürecinin kolaylaştıran bir tekniktir.
Yeniden Yönlendirme
ve Eğitim:
Teröpatik sürecin en son safhası tekrar yönlendirme ve
yeniden eğitim ya da pratiğe iç görüyü yerleştirmektir. Bu safhada danışanların
yeni ve daha fonksiyonel seçenekleri görmesine yardım etme vardır. Danışmanın
yeniden yönlendirme safhası boyunca danışanlar kararlar alırlar ve amaçlarını
şekillendirirler. danışanlardan olmak istedikleri kişiler imiş gibi ( as if )
hareket etmeleri teşvik edilir. Taahhüt bu safhanın önemli bir parçasıdır.
Danışanlar eğer değişmek istiyorlarsa kendileri için görevler belirlemeye ve
problemleri ile ilgili bazı spesifik çözümler bulmaya istekli olmalıdırlar. Bu
şekilde danışanlar yeni iç görülerini somut fiillere çevirmiş olurlar. Adleryan
terapisyenler tarafından yeniden yönlendirme safhası boyunca ortaya koyulan ana
tekniklerden bazıları şunlardır.
4.1. Danışma Anında
Olanlarla Hemencecik İlgilenme(Immediacy) : Yakınlık olarak bilinen bu
teknik danışma anında meydana gelenlerle ilgilenmeyi kapsar. Bu teknik danışma
süresince oluşan şeylerin günlük yaşamda olanların bir örneği olabileceğini
görmelerine yardımcı olabilir.
4.2. Çelişkisel
Niyet: Adler çelişkisel stratejinin bir davranış değiştirme yolu olarak
ortaya atmıştır. Bu teknik “ semptomu telkin etme “ ve “ antitelkin “ olarak ta
adlandırılır. Bu teknikte danışanlardan
kendilerini zayıflatan düşünceleri ve davranışlara dikkat etmeleri ve
abartmaları istenir. Bu teknik görünüşte danışmanın özüne aykırı ve bazen
anlamsız teröpatik müdahaleleri bile
kapsamaktadır. Bu tekniğin özü danışanın direncine karşı çıkmaktansa ona
katılmaktır. Yine bu teknik empatinin cesaret vermenin ve esprinin
özelliklerini içermektedir. Ayrıca sosyal ilginin yükselmesine de yol açar.
Adler bu tekniğin uykusuzluk ve gerginliğin tedavisinde kullanmıştır. Depresif
bireylerin tedavisinde eğer intihar olasılığı varsa bu tekniğin kullanılmasında
dikkatli olunmalıdır. İntihar etme riski bulunan danışanlar için hasta hane
tedavisi önerilir.
Bu teknik bazen işlerini devamlı olarak erteleyen bireyler
için kullanılır. Bu tekniğin mantığı danışanların belirli durumlarda nasıl
davrandığını ve davranışlarının sonuçlarından nasıl sorumlu olduklarını
farkında olmalarını yardımcı olmaktır. Danışanın direnciyle birlikte giderek
terapist, davranışı daha az çekici hale getirir.
4.3. “ İmiş Gibi “ Hareket Etmek :Terapist
danışanın olmak istediği şey gibi hareket edebileceği ya da hayal edebileceği
rol-oyunun ortamını kurabilir. Danışanlar “ keşke şöyle olabilseydim “
dediklerinde en azından bir hafta hayallerinde o rolü yaşamaları teşvik edilir.
4.4. Danışanın Çorbasına Tükürme :Terapist
bazı davranışların amaç ve sonucunu belirledikten sonra, o davranışların
danışanın gözünün önünde etkinliğini indirgeyerek oyunu bozar.
4.5. Kendini Yakalama : Kendini yakalama sürecinde danışan kendisini yıkıma uğratan davranışlarının ya da irrasyonel düşüncelerinin farkına varır. Fakat kendini suçlu çıkarmaya çalışmaz. Başlangıçta danışanlar kendiler,inin çok geç yakalayabilirler. Danışanlar eski davranış kalıplarında dolaştırıldıktan sonra ileride deneyimle olaylar olmadan önce tahmin etmeyi öğrenecekler ve böylelikle davranışlarının değiştireceklerdir.
4.6.
Düğmeye Basma : Bu teknik danışanlara hoş olan ve olmayan
deneyimlerin ayrı ayrı portresini çıkarmayı ve bu deneyimlere eşlik eden
duygulara dikkat etmelerini içerir. Bu tekniğin amacı danışanlara düşüncelerini
kullanarak her ne duygusu yaratmak istiyorlarsa yaratabileceklerini
öğretmektir. Bu tekniği kullanacak Adleryan terapist danışana düşüncesinin bir
sonucu olarak depresyon seçtiğini anlamasına yardımcı olabilir. Terapist hayal
etme sürecini kullanabilir.
4.7. Avoiding the tar baby : Danışanlar
danışmaya günlük yaşamda kullandığı kendini hezimete uğratan bazı davranış
kalıplarıyla gelir. Bu tür yanlış algılamalar bir işe yaradığından dolayı
danışanlar belirli hatalı varsayımlara sıkıca sarılabilirler.
4.8. Görev Alma ve
Yerine Getirme : Danışanlar problemlerini çözmek için aşama kaydederken
belirli görevler almalı ve bunarı yerine getirmeye çalışmalıdır. Planlar kısa
bir zaman dilimi için düzenlenmelidir. Bu yolla danışanlar spesifik görevlerin
tamamlanmasında başarılı olabilir ve sonuç olarak güvenle yeni planlar
geliştirebilirler. Bu tür görevler gerçekçi ve ulaşılabilir olmalıdır. Eğer
planlar iyi işlemezse tartışılabilir ve gelecek seansta yenilenebilir. Eğer
danışanlar görevleri yerine getirmede başarılı olurlarsa danışanlar daha
kapsamlı amaçları yerine getirmeye uğraşabilirler.
4.9. Seansı Sona Erdirme ve Özetleme : Seanslar için sınırların çizilmesi, gelecekteki araştırma için danışanın istekliliğini söndürmeksizin seansı kapatma ve seansın hatırlanacak kısımlarını özetleme terapistler için önemli becerilerdir. Seans sona ererken yeni bir konuya girmemek gerekir. Bunun yerine terapist danışanı öğrendikleri şeyleri tekrara etmesine yardımcı olabilir. Bu aşamada davranışa yönelik danışanın bir hafta boyunca yürütebileceği ev ödevlerini tartışmanın zamanıdır.